(Sadehayat.com)
Yüzyıllardır farklı kültürlerden birçok toplumun, rahatsızlıkların iyileştirilmesinde geleneksel bir tedavi usulü olarak kullandığı Kupa Terapisi Sempozyumu dünyada ilk kez uluslararası çapta bir konferansla tanıtıldı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın açılışını yaptığı ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun eşi Dr. Sare Davutoğlu’nun da katıldığı Birinci Uluslar arası Kupa Terapisi Sempozyumu sona erdi.
NHI İstanbul Doğal Sağlık Enstitüsü, British Cupping Society (BCS) ve Sade Hayat Derneği tarafından 22-24 Temmuz 2011 tarihleri arasında düzenlenen sempozyum yurtiçi ve yurt dışından bir çok önemli uzmanın katılımıyla gerçekleşti.
Dünyada ilk kez medeniyetler beşiği İstanbul’da yapılan sempozyumun açılış konuşmasını yapan Emine Erdoğan, Dünya Kongre Turizminin küresel ölçekte yeni bir cazibe merkezi haline gelen İstanbul’da düzenlenmiş olmasından büyük memnuniyet duyduğunu ifade ederek sözlerine başladı.
Kupa Terapisi’nin ülkemizde daha evvel bu düzeydeki geniş bir platformda tartışılmamış olması nedeniyle sempozyumun bir başlangıç olmasını ayrıca önemsediğini belirten Erdoğan Kupa Terapisi’nin, sadece modern dünyadaki insanın ruh ve beden sağlığı ile ilgisi açısından değil, insanlığın ortak kültürel mirasından bir unsurun bugün ele alınıp tartışılması açısından da önemli olduğunu vurguladı.
Kişisel olarak özel ilgi duyduğu bir konu olması hasebiyle bu ve benzeri konuların dünyanın farklı ülkelerinden gelen bilim insanlarınca tartışılmasını bir kazanç olarak gördüğünü belirten Erdoğan, modern tıbbın kabul edilmiş veri ve imkanlarının yanısıra kadim kültürlerin binlerce yıllık yöntemlerinin de ruh ve beden sağlığımız için yol gösterici olabileceğini düşündüğünü belirtti.
NHI İstanbul Başkanı Faruk Günindi, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de alternatif tıbba olan ilginin artarak devam ettiğini
ve alternatif tıp eğitiminin günümüz tıp eğitiminden farklı yönleri olduğunu açıkladı. Günindi, Türkiye’de bu alanda eğitimler vermesi ve araştırma yapması gereken enstitülerin, yüksekokulların ve üniversitelerin kurulması gerektiğini dile getirerek bu tarz girişimlerin desteklenmesinin Türkiye’yi alternatif tıp alanında dünyada bir cazibe merkezi haline getireceğinin de önemini vurguladı.
Toplantıda birçok devletin alternatif tıbbı ulusal sağlık hizmetleriyle bütünleştirerek sağlık harcamalarını azalttığı kaydedildi.
Farklı kültürlerden gelen uzman doktorlar “Kanıta Dayalı Geleneksel Tıp” başlığını irdeleyerek Kupa Terapisi yönteminden klinik
araştırma sonuçlarını paylaştıkları, yazılı-görsel ve sözlü paylaşımlarda bulundukları sempozyumda bir de sergi yer aldı.
Kupa Terapisi’nin önemi
“Kanıta Dayalı Geleneksel Tıp” temasıyla başlayan sempozyum İngiltere, Norveç, Arabistan, Filistin, Hindistan, Amerika, Yunanistan ve Türkiye’den birçok uzmana ev sahipliği yaptı. Yaklaşık 5 bin yıldır tarihin en etkili ve yaygın uygulanan tedavi yöntemlerinden birisi olan Kupa Terapisi bilimsel anlamda şimdiye dek hiçbir yerde işlenmemiş yararları ve uygulanma teknikleri, bilimsel araştırma sonuçlarıyla desteklenerek organizasyonda ortaya kondu. Sempozyum doktorlar, diş hekimleri, fizyoterapistler, sağlık memurları, hemşireler, lisanslı masörler, tıp öğrencileri ve Kupa Terapisi’ne ilgi duyanların yoğun katılımıyla gerçekleşti.
Açılış programında yer alan konuşmalarda, Antik Mısırdan Yunanlılara, Romalılardan Arap toplumlarına kadar birçok medeniyet için ortak tedavi yöntemlerinden önemli biri olarak kabul edilen Kupa Terapisi’nin, gelişen tıpla beraber günümüzde nasıl kullanılabileceğine dair bilgiler verildi.
ABD’deki tıp fakültelerinin yüzde 60′ında tamamlayıcı tıbbın bir parçası olarak Kupa Terapisi eğitimi verilmeye başlandığını ve Harvard Tıp Fakültesinde kupa terapisi yöntemlerinin kullanıldığını belirten katılımcılar, ayrıca Birleşik Krallık’ta ve İngiltere’de birçok kurs düzenlendiğini bildirdi.