Sümeyra Kılınç (Sadehayat.com)
Türkiye’de her 7 çocuktan 1’i astım hastası, ayrıca her yıl 3 bin çocuk kanser oluyor. Otizm vakaları da giderek artıyor. Şu an için Türkiye’de 450 bin otistik var. 20 çocuktan 1’i ise hiperaktivite tedavisi görüyor. Dünyada da çocuk hastalıkları giderek artıyor.
Çevremizde bulunan kimyasallar ve toksik maddeler en çok çocukların hassas bünyesini vuruyor. Çocuğunuzun sağlığını korumak için öncelikle zararın nerden geldiğini bilmelisiniz.
1. Amalgam Dolgular: Amalgamda bulunan civa çocukların nörolojik gelişimini olumsuz etkiliyor. Vücutta civanın bulunması aşılardaki ve diğer ilaçlardaki kimyasallarla etkileşime geçerek daha zararlı olmasına yol açıyor.
2. Aşılar: Türkiye’de bir çocuk 7 yaşına kadar en az 11 aşı oluyor. Aşılar hakkında bilinçsiz olan birçok ebeveyn çocuklarının vücuduna neyin enjekte edildiğini bilmiyor. Aşıların içinde bulunan bazı maddeleri dikkatinize sunuyoruz:
• Fromaldehit
• Civa (Timerosal)
• Alüminyum
• GDO (Genetiği değiştirilmiş organizmalar)
• MSG
• Antibiyotik
• Fetus dokusundan insan hücreleri
• Domuz, maymun ve at DNAları, kan hücreleri
• Tavuk embriyo hücreleri
• Amonyum sülfat
Tüm bu maddelerin aşı bahanesiyle çocukların vücutlarna enjekte edilmesi ve kanında dolaşması birçok duyarlı anne-babayı endişelendiriyor.
3. Tıbbi İlaçlar: Günümüzde çocukların büyük kısmına ateş düşürücü, öksürük giderici ilaçlar, şuruplar, antibiyotikler hatta antidepresanlar veriliyor. Birçok aile, doktor tarafından önerildiği zaman ilaçları hiç düşünmeden kullanıyor. Bir o kadar da reçetesiz ilaç kullanımı olduğu biliniyor.
4. Katkı Maddeleri: Ambalajlı gıdalar, bisküviler, şekerler, çikolatalar, meyve suları kolalar, jelibonlar, cipsler… Bugün marketler rengarek tuzaklarla dolu. Özellikle çocukları hedef alan reklamlar çocukları etkilediği kadar, sağlıklı vurgusu yapılarak ebevenyleri de kandırıyor. Birçok katkılı gıdaların ambalajının nanoteknolojik maddeler içerdiği biliniyor. Sütler, meyve suları ve diğer ürünlerin raf ömrü bu şekilde katkı maddesi eklenmeden de uzatılabiliyor. Ancak bu da sağlık için çok büyük bir tehdit. Vücuda giren nanoparçacıkların karaciğer, dalak ve beyinde birikerek hasara sebep olması şimdiden bazı uzmanlar tarafından endişeyle karşılanıyor.
5. Deterjanlar: Deterjan içinde bulunan kimyasalların ve sentetik kokuların astım, kısırlık, cinsel gelişim bozukluğu, hormon bozuklukları, bağışıklık sistemi hasarları ve kanser gibi birçok hastalığa yol açtığı kanıtlandı. Kıyafetlerinizde taşıdığınız bu sentetik koku ve kimyasal molekülleri aylarca etkisini koruyarak kronik bir zehirlenme ortamı hazırlıyor. Özellikle akciğer ve beyin dokusu henüz gelişmekte olan çocuklar bu ürünlerden son derece etkileniyor.
6. Şampuanlar, Diş Macunları ve Vücut Bakım Ürünleri: Bu ürünler cilt üzerine direk temas ediyor ve 30 dakika içinde neredeyse tamamen emiliyor. Özellikle çocuk şampuanları yetişkin ürünlerinden daha fazla paraben ve zehirli kimyasal içeriyor.
7. Böcek İlaçları ve Sivrisinek Kovucular: Böceklerin ölmesine yol açan kimyasallar nasıl olur da insanlar için güvenilir olabilir? Yapılan araştırmalar böcek ilaçlarının solunum, ağız ve deri yoluyla vücuda alındığını gösteriyor. Özellikle plastikler üzerinde kalıcı etki bırakan böcek ilaçları, çocukların vücuduna oyuncaklar yoluyla da girebiliyor. Bu kimyasallar beyin ve akciğer dokularına zarar vererek kanser, dikkat eksikliği, öğrenme bozukluğu, hiperaktiviteye yol açabiliyor.
Kaynaklar:
1. Naturalnews.com
2. http://www.diyadinnet.com/SaglikBilgisi-1968&Saglik=her-y%C4%B1l-3-bin-%C3%A7ocuk-kanser-oluyor
3. http://www.haberortak.com/Haber/Iste-Saglik/02042009/Turkiyede-450-bin-otistik-var.php
